Yanlış yerde ve yanlış zamanda ortaya çıkan bilgelikten daha delice bir şey olmadığı gibi, orantısız ve dolayısıyla yanlış zekâdan daha ahmakça bir şey de yoktur.
Hümanizmin en önemli temsilcilerinden Erasmus, taslağını 1509 yazında İtalya’dan İngiltere’ye yaptığı yolculuk sırasında hazırladığı, daha sonra dostu Thomas More’un evinde tamamlayıp ona ithaf ettiği başyapıtı Deliliğe Övgü’de “Beni benden daha iyi kim temsil edebilir?” diyen delilik tanrıçasının ağzından tüm insanlığa seslenir.
Zalim hükümdarların, açgözlü din adamlarının, hırslı tüccarların, kaypak entelektüellerin ve müridi olarak gördüğü herkesin deliliğindeki bilgeliği açıkça ortaya sererken bilgeliğin ahmaklığını ispatlamaktan da geri durmaz. Tanrıçanın hiciv olarak anılmasını istemediği bu methiye, aynı anda hem hicvin hem de methiyenin en delice ve bilgece örneklerinden biridir.
Yanlış yerde ve yanlış zamanda ortaya çıkan bilgelikten daha delice bir şey olmadığı gibi, orantısız ve dolayısıyla yanlış zekâdan daha ahmakça bir şey de yoktur.
Hümanizmin en önemli temsilcilerinden Erasmus, taslağını 1509 yazında İtalya’dan İngiltere’ye yaptığı yolculuk sırasında hazırladığı, daha sonra dostu Thomas More’un evinde tamamlayıp ona ithaf ettiği başyapıtı Deliliğe Övgü’de “Beni benden daha iyi kim temsil edebilir?” diyen delilik tanrıçasının ağzından tüm insanlığa seslenir.
Zalim hükümdarların, açgözlü din adamlarının, hırslı tüccarların, kaypak entelektüellerin ve müridi olarak gördüğü herkesin deliliğindeki bilgeliği açıkça ortaya sererken bilgeliğin ahmaklığını ispatlamaktan da geri durmaz. Tanrıçanın hiciv olarak anılmasını istemediği bu methiye, aynı anda hem hicvin hem de methiyenin en delice ve bilgece örneklerinden biridir.
Favorilere Eklendi
Favorilerime Git