Kar üzerinde kan lekeleri, tek gözlü ceviz ağaçları, kuş doğuran karıncalar, kilise çanları, dile gelen kesikbaşlar, sokak ortasında inciri ikiye bölüp yiyen kadınlar, sıkı sıkıya kapalı naylon perde
Bir gece aniden kırılan bir buz kütlesi, genç bir İnuit kadınını ailesinden ayırır. Bir başına kalan Uqsuralik’in yaşama tutunmak için yola devam etmekten, soğukla, geceyle, açlıkla yüzleşmekten başk
Zaman, Sonsuzluk’un bir kırıntısından başka bir şey değil ve biz bakışlarımızı bu kırıntıdan kaldırmazsak ölümden korkmayan bir hayatın yoğunluğunu asla yaşayamayız.
Denizlerin, rüzgârların ve ya
Boston’lı Jim Nashe, otuzlu yaşlarını süren sorumluluk sahibi bir baba, hayat kurtaran bir itfaiyecidir. Küçük bir mirasa konunca yaşamını sıradanlıktan kurtarıp bir çılgınlık yapmaya karar verir ve
18. yüzyıl sona ererken iki genç Alman birbirinden habersiz aynı hayali kurar: Bilimin ışığında dünyayı ölçmenin peşindedirler. Coğrafyacı Alexander von Humboldt bu uğurda Güney Amerika’nın balta gir