Yıl 1989. Berlin Duvarı yıkılır. Önce şaşkınlık, sonra kuşku, derken korku, çözülme, dağılma ve çökme. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır...Yıllardır Türkiye’den uzakta, sürgünde yaşayan...
Yaşamakta olduğumuz acılı günlerde, Diyarbakır Surönü’nde bir tanıklık, yüzleşme ve kendimizle hesaplaşma denemesi... Batı’dan gelen Türk’ün bakışı ile yakılıp yıkılmış bölge insanının içeriden bakış
Su yoksa, hayat yoksa aşk da olmaz diyordu. Ben Metin’e üzülüyordum habire. Bu kız onu üzecekti. İstiyordum ki ben üzüleyim. Metin unutsun Hülya’yı, ben seveyim. Çölü değil de evimizin karşısındaki g
Artık yazamaz olmuş, sözü yitirmiş bir yazar. Tutkulu bir bilim kadını olan karısı ve kendisine dayatılan başarı ölçütlerini reddedip dünyayı saran şiddetten kaçmak için uzak adalara sığınan oğulları