Baumgartner, sevgili eşi Anna’nın ölümü sonrasında büyük üzüntü yaşayan yetmiş bir yaşındaki felsefe profesörü Baumgartner’ın emekliliğe ve dünyadan elini eteğini çekmeye hazırlanışını konu ediyor.
Birden her şeyi sana yazabileceğimi düşündüm. Evet, sana! Çekmeceleri hızla açıp kapadım, inanmayacaksın ama kâğıt arıyorum. Yok. Eskiden masamın üzerinde not almak, bir şeyler karalamak için bir yüz
Çöplüğün Generali, hayalî ancak bize çok tanıdık bir ülkede geçiyor. İşte bu ülkede, günün birinde, çöplüklerde, boş arazilerde gömülüp bırakılmış bombalar, mermiler bulunmaya başlar. Bu durum bir ya
Hikâyem, yani “nasıl rahibe olduğumun” hikâyesi, yaşamımın erken bir döneminde başladı; altı yaşımı daha yeni bitirmiştim. Bu başlangıç hafızama öyle bir kazındı ki hâlâ en ince ayrıntısına kadar...