Yüzümüze ölümün gölgesi düştüğünde hayat ısrarla yaşama şansı tanımak istiyor bize, türlü biçimlerde uyarıp tekrar tekrar sınıyor bunun için.
Sürüklenme’nin isimsiz anlatıcısı görünüşte sivil toplum
… bizim gelincik tarlamız da bir dahaki bahara yok, Manves almış orayı da, üst yamacından çevirmeye başlamışlar bile, telefon fabrikası kuracaklarmış, Erice’nin yoksulu, sahipsizi bol nasıl olsa...
Paul Auster’dan ilginç bir anı roman. Kitabın “Görünmeyen Bir Adamın Portresi” başlıklı bölümünde, yazar, babasının ölümünden sonraki duygularını ve anılarını anlatıyor; ikinci bölüm olan “Anı...
Ve hayat belki de şu anda birilerine yeni, hiç tecrübe edilmemiş ve nasıl bir neticeye varacağı kestirilemeyen yeni cilveler hazırlıyor. Bunu düşünmek bile hayat denen maceranın hakikaten macera oldu
“Aklında ne var Hagrin?”
“Bir ağaç.”
“Sözünü ettiğin bu ağaç nasıl bir ağaç?”
“Sözü edilemeyecek bir ağaç Moy. Dinle, yaklaştığımızı duyuyor musun?”
“Şimdi kulağıma bir şey çalındı ama sen söyle