Berlin’de yeni bir hayat kurmaya çalışan Paul Wendland Kück’ün hayatı, annesinden gelen bir telefonla bambaşka bir seyre girer: “Kuzey’in Rodin”i olarak anılan heykeltıraş dedesinden yadigâr evleri,
Kör olsaydım neleri yitirirdim sonsuzca? Sağır olsaydım ya da dilsiz? Burnum hiç mi hiç koku almasaydı ne yapardım? Kolsuz biri olmak nasıl bir şeydi acaba? Bense yürüyemiyordum, ayaklarım yok hükmün
Küçük Şeylerin Tanrısı, lirik bir dil ve şiirsel bir anlatımla, yasak bir aşkın çökerttiği bir ailenin dramını dile getiriyor. Varlıklı bir Hindu ailesinin güzel kızı Ammu, yanlarında çalışan bir...