Yüzünde ürkütücü bir doğum lekesiyle dünyaya gelmiş Perulu bir Yahudinin, çağdaş yaşamın ikiyüzlülüklerine başkaldıran Saúl Zuratas’ın akıllara durgunluk veren “değişim”inin öyküsü.
Bak oğlum, dedi. İnsan dediğin yozdur. Hem de Kayacık kayasından daha karadır yüzü. İnsan ne işe yarar? Bir boka yaramaz. Ama karga dediğin mübarek hayvandır. Onu bunu ayırmaz, bulduğunu yer. Sonra b
Hikâyem, yani “nasıl rahibe olduğumun” hikâyesi, yaşamımın erken bir döneminde başladı; altı yaşımı daha yeni bitirmiştim. Bu başlangıç hafızama öyle bir kazındı ki hâlâ en ince ayrıntısına kadar...