Karısıyla iki küçük oğlunu bir uçak kazasında yitiren David Zimmer, yaşayan bir ölüye dönüşmüştür; teselliyi alkolde bulduğu günlerini kendine acıyarak geçirmektedir. Bir gece televizyon izlerken, se
Ben dinledikçe onlar anlatıyorlardı. Parasızlık çekiyorlardı, çocukları üniversiteyi kazansın istiyorlardı, işlerinden kovuluyorlar, birbirlerine kazık atıyorlar, ihbar ediyorlar, çalıyorlardı...
1930’ların bohem Paris’inde kocası Stephan’la avare bir yaşam süren Marya, hayatında ilk defa kendini mutlu hissetmektedir. Bir sonraki günü asla düşünmeden yaşayan çiftin bu hayatı, Stephan’ın birde