Savaşı hatırladım, yine canım sıkıldı, yataktan kalkıp yine meyhaneye indim: Saat dörde geliyordu. Bir şnaps içtim, şimdi boşalmış oyun makinelerinin başına gittim, ama yalnız bir kere...
Ben birisiyle tanıştığım zaman kendi kendime onun eline bırakılmak isteyip istemediğimi sorarım. İnan bana evet diyeceğim çok az insan var yeryüzünde.Kendi yaşamından yola çıkarak kaleme...
Japon Tanrıçası Seiobo’nun bahçesinde üç bin yılda bir çiçeğe duran bir şeftali ağacı vardır; meyvesi ölümsüzlük getirir. László Krasznahorkai’nin 2015 Uluslararası Booker Ödüllü sıra dışı romanı Sei
XVIII. yüzyıl, Fransa. Romanın kahramanı Jean-Baptiste Grenouille, kokulara karşı görülmedik ölçüde duyarlı, istediği kokuları üretebilmek için cinayet işlemekten bile çekinmeyen biridir...
Sözün kısası, edebiyat çalışmalarında yoğun bir dikkate öylesine gereksinim var ki, üretim sürecinde engelleyici ve aksatıcı dış etkenlerle kolayca başa çıkabiliyor insan. Ancak rahat bir masada, kus