On altıncı yüzyıl Avrupa’sı: Protestan Reformu Katolik Kilisesi’ne, güçlülere ve ayrıcalıklılara karşı bir isyana girişir. Böylece, kendilerine yalnızca cennette eşitlik vaat edilen köylüler ve yoksu
“Kardeşimle ben kâinatla baş etmek zorunda kaldık, çünkü baba bir sabah, daha gün ağarmadan, ruhunu sessizce teslim etti. (...) Kardeşimle bana parçalanıp dağılmamamız için emirler gerekliydi, bu biz
“Bu ülkede küçük de olsa bir uygarlık alanı yaratmak olanaksız,” diye geçirdi aklından. “Barbarlık her şeyi önüne katıp sürüklüyor.” Karamsarlığa kapıldığı zamanlarda yaptığı gibi yine, gençliğinde g