Peru’nun Lima kentinde geçen bu romanın “yüzey”deki konusu üvey anne, baba ve delikanlı arasında yaşanan garip ilişkiler; derindeki ise toplumun kimi kurumlarına, katmanlarına ve düşünce...
“Tanrı âlemindeki gerçeği arayın; geri kalan her şey verilecektir size. Fakat biz, geri kalan şeyleri arıyor ve bulamıyoruz.”İnsan bir gençlik heyecanının masum bir kızın hayatına mal olacağını...
Koca gar binasının içindeki sabah yoğunluğu bir süre sonar Nebiye’yi yutarken Simitçi Hacer, uzun uzun baktı Nebiye’nin arkasından. Sanki bir şey söyleyecekmiş de söyleyememiş gibi. “Neyse dönünce sö
Savaş sonrasının İsviçre’sinde geçen bu tekinsiz romanın başlangıç cümlesi alabildiğine basit ve saftır: “On dört yaşındayken Appenzell’de bir okulda yatılı öğrenciydim.” Gelgelelim söz konusu ortam
J.M. Coetzee, okuruna yumuşak bir roman sunmuyor, sert bir öykü anlatıyor. İnanılmaz güzellikte ama kasvetli bir öykü. Utanç, bir kız öğrencisiyle ilişkiye giren Profesör David Lurie’nin düşüşünü...