O sıralar Kristiania’da, gelip geçende izler bırakan bu ilginç kentte, başıboş dolanıyor ve açlık çekiyordum...Adı yahut geçmişi olmayan, içler acısı bir odada yaşayan, geçimini sağlamak için...
Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul’da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan
Yangın gündüz yandı, gece yandı, ertesi günü oldu, hâlâ yanıyordu. Biz İstanbul’da hiç ev kalmadı zannettik. Çünkü etrafımız göz alabildiği kadar virane olmuştu. Yalnız bacalar gözüküyor, her yandan
Annesiyle el ele tutuşmuş, caddenin karşısına geçecekler. Annesi yürümeye başlayınca o da yoğun trafikli caddeye adım atıyor, atmasıyla da annesinin onu kolundan sertçe geri çekmesi bir oluyor. Sağın
Taşradaki bir kilise papazının kızı olan Dorothy Hare, babasının tüm görevleri onun üstüne yıkmasıyla dükkân borçlarından mıntıka işlerine, bağış toplamaktan cemaati pohpohlamaya her şeyden sorumlu h
Wigan İskelesi Yolu, George Orwell’in İngiltere’nin sanayi bölgelerinde bugün de fazla değişim göstermeyen ve zaman içinde siyasal etkisinden hiçbir şey yitirmemiş olan işçi sınıfı yaşamıyla...
Küçük Tilkili Kadın, büyükşehirlerde hissettiğimiz görünmezliğin ve nihayet dünyadaki yerini geri kazanan bir kadının tüy hafifliğinde bir dokunuşla yazılmış hikâyesi, küçük bir mücevher.