Harika!İşlenmemiş bir elmas. Patlamaya hazır bir bomba. Ölüme uçan eşsiz bir kelebek.1919’da başlayan, ne zaman bittiğini –henüz– bilemediğimiz bir hayat. Dokunduğu her şeyi güzelleştiren...
Saat ikiyi on dört geçiyordu. Daha fazla beklemenin anlamı yoktu artık. Ayağa kalkmak için sandalyemi ittiğimde çıkan gıcırtı sınıfta yankılandı. Sami Hoca tahtaya dönmüş bir şeyler yazıyordu, bir te
“Ama bunlar sırf benim şeytanlarım değil, otobüste yanıma oturan adamın beynini kemiren dertler de bana bulaşıyor ya da marketteki kasiyer kız, çünkü gözlerindeki nefreti görüyorum, tuşlara basan...
Bir insan elli yıldan fazla bir zamandır, editörlük, yayınevi ve dergi yönetmenliği, hele gazetecilik gibi başka uğraşlara da dalmasına karşın çeviri yapmadan edememişse, önüne gelen kitabı çevirmemi
Pasta kutusundan çıkan satırları okumak kadınlar için bir mutluluktu. “Bunları yazarken beni düşündü,” diyorlardı içlerinden (öyle olmadığını herkes bilse de) ve değersiz varlıklarına bir değer biçil
“Körün Taşı yazılarında çoğu kez sanat ve edebiyat alanında yaşanan yasaklamalar, densizlikler karşısındaki tepkilerimi yazıya dökmüşüm, kültür dünyasında egemenlik kurmaya kalkışan bilirbilmezlere k