“Gün batmak üzere, ışıklar yorgun; gravürlere daha bir daldıkça anlıyoruz ki yeryüzünde olan her şey var bu gravürlerde. Geçmişte ve bugün olanlar, gelecekte var olacaklar, yeryüzünde...
… düzyazıdan çok şiire daha yatkın bir topluluk bu Esrârîler, düzyazıya zor alışıyorlar. Düşündükleri ile yazdıklarının arasındaki uzaklığı kapatmak Esrârîliğin eski bir geleneği, talim gerektiriyor,
Stefan ZweIg, yaşamı boyunca bireyin dokunulmazlığını en büyük değer sayan hümanizmin öncülüğünü yaptı. Zorbalığın karşısında insanın onurunu, toplum çöküntüsünün ve kitle çılgınlıklarının karşısında
Sahicilik, yanmış ormanlardan artakalan kül yamaçların kederiyle soluklanmaktır diyelim, yapayalnız ve bir başına soluklanıp iç geçirmek; ama kilometreler boyunca arabalardan fırlatılmış pet şişeleri
Poetika, Aristoteles’in sanat üstüne kaleme almış olduğu başyapıtıdır. Platon’un Akademia’sında yirmi yıl boyunca ünlü filozofun öğrencisi olan Aristoteles, bu benzersiz metninde, şiiri tüm...
Stefan Zweig’ı dünyada başka hiçbir ülke Brezilya kadar cezbetmemişti. Kozmopolit yazar İkinci Dünya Savaşı’nın ortasında, Avrupa kendini yok ederken bu ülkeye geldi ve doğal güzelliği, barışçıl yaşa