Tango daha önce de gördüğümüz gibi milongayla başlamış, milongadan doğmuş, başlarda cesur ve mutlu bir dansmış. Sonradan tangonun takati kesilmiş ve hüzünlenmiş, hatta Ernesto Sabato’nun yakın zamand
Mekân, kendisi ve doğduğu topraklar arasında döne döne dans edercesine kaçarken, zamana özgü sanılan güçten çok daha fazla gücü olduğunu kanıtlıyor; saatler geçtikçe mekân, zamanın oluşturduklarına ç
“Yedi Ses, kendi köklerinden yola çıkarak evrensel bir edebiyatın peşine düşen, kendi uygarlıklarının derin geleneklerinde gezinmekle yetinmeyip insan ruhunun kuytularına uzanan, ama hiçbiri birbirin
Yıldızlardan daha güzel bir şey var mı?”Çok gezmiş görmüş olan Léo aynı fikirde değildi, kızıla çalan bıyıklarıyla oynarken biraz küçümseyen bir tavırla, “Sen hiç deniz gördün mü Camura?” diye sordu.
Umberto Eco, her ne kadar romancılığıyla ön planda olsa da, roman yazmadan önce de sanatı, kültürel ve bilimsel tartışmaları gazete ve dergilerde yayımladığı yazılarla yönlendiriyordu. Günlük Yaşamda
Kendime sıkça sorduğum bir soru var: Bugün bana birileri yarın kozmik bir felaketin evreni yok edeceğini söylese, yani bugün yazdığımı yarın okuyacak hiç kimse kalmazsa, yine de yazar mıyım?
Milan Kundera’nın Ölümsüzlük adlı romanı, Gülüşün ve Unutuşun Kitabı ve Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği’yle birlikte bir üçlemenin son kitabı olarak da okunabilir, yazarın roman anlayışını doruğuna v
Susan Sontag kendisine meme kanseri teşhisi konduğunda, hastalıkla baş edebilmek için çoğu kez hastalık hakkındaki gerçekleri saptıran ve hastayı izole eden bir mit oluşturulduğunu fark etti. Newswee