İyi çalıştım, yaptığım işten mutlu olabilirim. Kalemi bırakıyorum, çünkü hava karardı. Alacakaranlık rüyaları. Karım ve çocuklarım yan odadalar, hayat dolular. Sağlığım yerinde ve yeteri kadar param
Paris’in bir banliyösünde, yüksek bir binanın dördüncü katında yaşayan orta yaşlı biliminsanı Elisabeth ve onun matematik profesörü eşi Pierre’in hayatı, bir akşam evlerinde verdikleri davetle birlik
Almanya’nın merkezinde, Avrupa’nın göbeğindeydim ve her şeyin on yıllar önce ölmüş olduğu, buz kestiği ve toprağın altında kaldığı gerçeği başka hiçbir yerde buradaki kadar bariz görünür değildi, kıt
Adını Borges’in bir cümlesinden alan Ne Mutlu Mutlulara, artık hükmedemedikleri gündelik hayatın girdabına kapılmış on sekiz karakterin art arda söz aldığı çağdaş bir insanlık komedisi.
Gelecek haya