Çocukken deniz kenarında karatahta yerine kumu kullanarak aldığı dersler, Akdeniz’de yaptığı yolculuklar, Yakındoğu’nun kadim medeniyetleriyle tanışma, Tales gibi bilginlerle kurulan dostluklar, Poly
Hoca, bir gün…
Nasreddin Hoca’nın adını duyar duymaz, hepimizin yüzünde bir gülümseme belirmez mi?
Sadece gülümseme de değil, Nasreddin Hoca’nın fıkraları aynı zamanda düşündürür hepimizi!
Çocukluğ
Kitapların koruyucusudur Kebikeç… Ama gün gelir, onun da muzipliği tutar!Karagöz küsmüştü Hacivat’a. Sevgili gölgesinin âşık olduğu Gölge Kız’ın peşinden gitmek istemişti de, “Yapma, etme,” demişti H
Paul Auster’ın eserlerinde, çağdaş insanı en çıplak durumuyla görür, onunla aramızda özdeşlikler, benzerlikler kurarız. Paul Auster’ın yazdıklarının bu kadar beğenilmesinin, benimsenmesinin nedeni,
Çocukluğumun ve gençliğimin uzun inziva eğitimi, benim duygusallığın ayak bağlarından sıyrılarak kesinlikle özgür bir insan olmamı sağladı; gerçeğe susamış bir insan, nefsin, çıplaklığın aşikâr yalnı