“Bize dargın mısın ey ana toprağı? Seni çiğneyip geçen ayakların, seni yaralayıp, tırnaklayıp telvis eden haydut ellerin, senin kemiklerini kemiren hainlerin seyyiatını bu mert, bu bigünah nesilden s
Buradaki evler bugünkü Türkiye’nin mimari bakımdan eski ve yeni birbirine benzemeyen üsluplarının bir hülasası gibidir. Çökmeye mahkûm cumbalı, kafesli, yanları teneke kaplı evcikler, biraz daha için
“Gözlerine bir müddet baktım; beni görmedi. Sonra bu kadar derin olduğu için mukaddes olan bu acıya diz çöktüm. Bu benim tanıdığım Selma’ya benzemeyen kadının sarkan elini tutmak istedim. Titreyerek