Varlıklı bir ailenin çocuğu olan Lucien Fleurier, varoluşsal bir kriz yaşar ve hayatında bir anlam bulmak amacıyla arayışa koyulur. Önce bohem çevrelere girerek eşcinsel bir ilişki deneyimler, ardınd
Dünya savaşlarının yarattığı şiddete ve tahribata şahit olan H.G. Wells, toplumların yaşamında köklü bir değişime ihtiyaç olduğuna inanır. Bu devrim niteliğindeki değişim ancak “var olan bu durumun h
Lizbon’da yaşayan bir adam, bir zamanlar koyu bir anarşist olduğunu duyduğu ahbabına işin aslını sorduğunda ondan şu cevabı alır: “Eskiden de öyleydim, şimdi de öyleyim!” Ona göre bankerlik, modern d
Neden kadınlar değil de erkekler her yerde söz sahibi olmak zorundaymış? Woolf eli kalem tutan tüm kadınlara seslendiği bu metinde kadının toplumdaki yerini ve kişisel değerini tartışıyor...
Yeni Zelanda’da yazlık bir muhitte konaklayan Burnell’lerin hayatında sıradan bir günü anlatan Koyda, bu geniş ailedeki her bir kişinin hayallerini, özlemlerini ve kaygılarını bir zihinden diğerine u