“Bir çoklu koro, bir zengin orkestra gibidir bu kitaptan taşanlar. Taşan bir kitap bu. Katlanan, kanatlanan, aşkın, delişmen, yoğun, parçalı, tekrarlı, şiddetli, pervasız, iştahlı bir kitap. Kışkırtı
Kendini kandırma zehrini bir kez tadan insanlar, bir daha kendilerini asla kurtaramazlar...Büyükşehir ortamındaki yalnızlaşma ve yabancılaşma sancılarından kurtuluşu Afrika gezisi hayallerinde arayan
Hamburg’lu genç gemi mühendisi Hans Castorp, üç haftalığına kuzenini ziyarete gittiği bir İsviçre sanatoryumunda, kendisinin de tedaviye ihtiyacı olduğunu öğrenerek yedi yıl kalır. Bu süre içinde dok
Orada oturmuş her şeyi tersine çevirebilir miyim, diye düşünüyordum. Bu mümkün müydü? Altımda çırpınan suya baktım. Dipteki midyelere, sağa sola kıvrılan yosunların arasında gizlenen küçük balıklara
Çelişki’yi okudum ve bitirdim bu sabah. İçimde Cemal Süreya’nın kuşları. Havalı, esrik, fırlama ve canımı yakan bir dille yazmış Barış. “Kafamdan atamadığım soruları yüzüme vurmaya ne kadar da” merak
Susan Sontag kendisine meme kanseri teşhisi konduğunda, hastalıkla baş edebilmek için çoğu kez hastalık hakkındaki gerçekleri saptıran ve hastayı izole eden bir mit oluşturulduğunu fark etti. Newswee