Mevsimlerin değiştiği, denizlerin dibe yüzdüğü, göçlerin tersine çevrildiği bir zaman... Dünyanın dört bir yanı yaşamasızlığın hükmü altına girmiş, yapay varlıklar çoğalırken her köşeye değişmeyen öl
“Her şeye büyük bir merak besliyordu. Gökyüzünü, açık denizi, karşı adayı, rüzgârın uyuduğu yeri ve daha çok şeyi... bilmek değil hissetmek istiyordu. Varlıktan çok yokluktu merak ettiği, hiçlik; tıp
İstanbul’la Saklambaç, şimdi Boğaziçi’nde sürüyor! Ali, Emre ve Burcu, yarıyıl tatilinde başladıkları İstanbul’la Saklambaç’ı, yaz gelince Boğaziçi’nde sürdürüyorlar. Bu oyun sırasında, İstanbul çocu
Bir soruyla başladı...Ayşe, “Büyüyünce ne olacaksın?” sorusuna verdiği yanıttan sonra yaşadıklarını güncesine yazmaya başlıyor. Ailesiyle okulundan oluşan çevresine Trabzonlu Nilgün Abla ile yeni isi
Can Çocuk’tan tüm zamanların Kültür Başkenti İstanbul için bir armağan...Bodrumdaki lahitle karşılaştıkları gün, Ali’yle Emre’nin yaşamlarına yeni bir boyut eklendi. Bu gizli boyutu bir tek Burcu’yla
“Aklında ne var Hagrin?”
“Bir ağaç.”
“Sözünü ettiğin bu ağaç nasıl bir ağaç?”
“Sözü edilemeyecek bir ağaç Moy. Dinle, yaklaştığımızı duyuyor musun?”
“Şimdi kulağıma bir şey çalındı ama sen söyle