Bu küçük derlemenin sonuna dek gelebilmiş olanlar, “Bu adam da amma kavgacıymış!” diyerek parçalı kişiliğime yeni bir parça daha ekleyebilirler. Vardıkları sonuç buysa, ne söyleyebilirim? Olsa olsa ş
Klasik öykü anlayışında ağırlık “konu”dadır. Bunun, gerek dünya edebiyatında, gerekse bizim edebiyatımızda çok güzel örnekleri vardır. Bu aşılmalıdır. İlginç, sürükleyicilik “konu”ya dayanmamalıdır,
İlk kez 1989 yılında yayımlanan Aykırı Öyküler, Tahsin Yücel’in öykücülüğünde yeni bir aşamaya işaret ediyordu: yazarın başından beri peşine düştüğü yabancılaşma olgusu, kişinin birtakım tutkuların e