Ben birisiyle tanıştığım zaman kendi kendime onun eline bırakılmak isteyip istemediğimi sorarım. İnan bana evet diyeceğim çok az insan var yeryüzünde.Kendi yaşamından yola çıkarak kaleme...
Grossman’ın eseri, toprak altında yatanların sesi, baskı rejimlerinin yaşama ve özgürlüğe asla galip gelemeyeceğinin ölümsüz bir belgesi olmaya devam ediyor. Sovyet Rusya’nın büyük yazarlarından...
Tohum Ölmezse, André Gide’in özyaşamöyküsünü anlattığı bir eser. Birinci bölümde yazar Paris’teki çocukluğunu, devamsızlıkla geçen okul yıllarını, arkadaş ve öğretmenlerini, ailesini, ilk yazı deneme
Bir süredir, kalp paralar dolaşıyor piyasada. Bunu haber aldım. Kaynaklarını bulmayı başaramadım daha. Ama küçük Georges’un –bunu tam bir saflıkla yaptığına inanmak istiyorum– bunları kullanıp piyasa
Edebiyatın verdiği ilk dersin cesaret olduğunu öğrenmişlerdi –tuhaf bir cesaretti bu– göller, sazlıklar arasında taştan bir kuyunun cesaretini, bir aynanın ya da bir girdabın cesaretini andırıyordu.
Yüreğin hissedip aklın reddettiği duygular, usul usul uyanıp beklenmedik tutkulara dönüşen arzular, Stefan ZweIg’ın karakterlerinin iç dünyalarına ışık tutar. Duygusal çalkantılarda boğulan...
Yukio Mişima, yalnız Japon edebiyatının değil, dünya edebiyatının da en önemli, üzerinde en çok tartışılmış yazarlarından biri. Her yapıtıyla Japon ruhunu, bir yandan ürkütücü acımasızlığı, öte yanda
Thomas Mann, ünlü yapıtı Doktor Faustus’u yazarken sıra dışı bir kukla oyunu olarak tasarlamaya başladığı bu mizah dolu öyküsünde, yalnızca Ortaçağ’ın büyüleyici dekorunda geçen saray aşklarını, şöva