İnsanların çoğu aşırı bencil değildir. Yaklaşık otuz yaşından sonra bireysel hırslarından vazgeçip –hatta çoğu durumda neredeyse birey olduklarını unutup– temelde başkaları için yaşamaya başlar...
Kendi gerçeğini arayan ve tuhaf rastlantılarla buluşan kayıp ruhlar, Stefan Zweig öykülerinin değişmez sakinleridir. Sıradan, küçük tecrübeler onların yaşamında büyük dönüm noktalarına dönüşerek...