İlk kez 1989 yılında yayımlanan Aykırı Öyküler, Tahsin Yücel’in öykücülüğünde yeni bir aşamaya işaret ediyordu: yazarın başından beri peşine düştüğü yabancılaşma olgusu, kişinin birtakım tutkuların e
“Dünya bir insanlar yığını, bir minik alevler denizidir,” derdi. Herkes kendi ışığıyla ışıldar. Hiçbir alev öbürüne benzemez. Büyük alevler vardır, küçük alevler, her renkten alev. Kimi insanların al