Kimseyi istemiyorsun yanında, ama durup durup da yalnızlıktan şikâyet edesin geliyor. Bir şeyden şikâyet edebilmek için bile insan lazım. Öyle hileli bir şey bu...
Şimdilerde o günleri ananlar hep “Sarıyaz” diyorlar adına. Haziranın gevreyen toprak üstünde buram buram tüttüğü son demlerinde, topu topu on iki günlük bir zamandı oysa...
Esendal kurulu bir zemberekle harekete geçen ve bundan dolayı da ister istemez suni bir kuklavari olmaktan kurtulamayan şahıslar ve vakalar yerine, önümüze gerçek olaylar, nefes alıp veren insanlar ç
“Hırkayı sırtımdan çıkardım. Biçarenin haline baktım. Gözlerimden yeniden yaş boşandı. Ne hazin manzara! Ne büyük üzüntü! Hırka koltuğumun altında olduğu halde eve ulaştığım zaman ağlamanın devamı o
“‘Hanım! En son cevabını isterim. Ya ben ya kediler!’‘Kediler!’Bir kocanın umutsuzluğu, bir kadının kararsız hevesleri, sevginin mutluluk bahçesi üzerine temellerini gül fidanından; tutarsız, aşk art
Elebaşılar / Hergeleler, Mario Vargas Llosa’nın birlikte yayımlamaya karar verdiği iki ayrı yapıttan oluşuyor: 1958’de Leopoldo Alas Ödülü’nü kazanan Elebaşılar, saldırgan bir çevre karşısında ortak
Milan Kundera, bütün yapıtları arasında en çok zevk alarak ve keyifle Gülünesi Aşklar’ı yazmış olduğunu söyler. Yedi öyküden oluşan bu kitapta, yazarın daha sonraki eserlerinde geliştireceği aşk...