Pencerenin önündesin. Dışarıya bakıyorsun. Hiçbir şey göremiyorsun. Kurşuni bir sis etrafı kaplamış. İnsanların, evlerin, ağaçların siluetlerini arıyorsun. Bulamıyorsun. Sisi delip geçen bir ışık gör
Klasik Rus edebiyatının unutulmaz yazarı Turgenyev çağdaşlarından bütünüyle farklı bir yol izledi, yaşadığı dönemde Avrupa kültürüne ve bakış açısına daha yakın bir tavır sergiledi. Dönemin ünlü eleş
Hanım Ana’nın ölümlü olduğu, Peder Antonio Isabel’in ileri yaşından gelen sezgilerinin dürtüsüyle sürekli uyarılmış olan bizzat Hanım Ana’nın ve kalabalık aile bireylerinin dışında, hiç kimsenin aklı
Serap, giderek serap olmaktan çıkıp, zihnine çakılı kanlı canlı bir imgeye dönüşmekteydi. Kızın gençlik hayaliydi bu bu imge; sıcak ve yumuşaktı. Tenin dokunuşu... Kızın kokusu, saçlarının, gerdanını
Bir Kalbin Çöküşü, Stefan Zweig’ın psikolojiye duyduğu yoğun ilgiyi yansıtan öykülerinden biridir. İnsan ruhunun en karmaşık duygularından biri olan tutkuyu olanca canlılığıyla dile getiren Bir...