Pencerenin önündesin. Dışarıya bakıyorsun. Hiçbir şey göremiyorsun. Kurşuni bir sis etrafı kaplamış. İnsanların, evlerin, ağaçların siluetlerini arıyorsun. Bulamıyorsun. Sisi delip geçen bir ışık gör
Şimdi başka bir tren garındayım. Galiba veda ettiğim son şehir olacak burası. Oturacak ve yaslanacak yeri olmayan bir banka ilişmiş, mürekkebi bitmek üzere olan kalemimle acele acele yazıyorum. Kirli
Tarancı denilince akla önce Otuz Beş Yaş şiiri gelir. Tarancı’nın bir dönem öyküler yazdığı bilinir elbette ama özellikle genç kuşak bu öyküleri görmemiş, okumamıştır. Ta ki Cumhuriyet Kitap dergisin