Jack London’ın genç yaşta tanıştığı Güney Denizleri'nde yaptığı yolculuklardan izler taşıyan Güneşin Oğlu ve Güneşin Tüyleri isimli bu iki öyküsü odağına David Grief’i alıyor.Varlıklı işinsanı David
Yüzmeyen ya da yüzdürülmeyen bir gemide yaşamanın doğal sonucu olmalıydı bu. Artık gün saymıyor, hesap yapmıyorum. Her şeyi oluruna bıraktım. Yine bir koyda demirdeyiz; adı, yeri, varacağımız limana
… Biraz sonra uyanacak mahalle ve herkes beni görecek. Gün aydınlanınca gözlerini benden alamayacaklar. Beni seyredecekler. Kırk satırlık merakları dinecek inşallah. Ben de onları izleyeceğim keyifle