Sadece çarpma ânında tüm algılarımın ne kadar keskinleştiğini hatırlıyorum. Dünya farklı bir yer gibi görünmüştü gözüme, düşüncelerim dışında her şey yavaşlamış hatta durmuştu. İnsanların yüzlerinde
“Bize dargın mısın ey ana toprağı? Seni çiğneyip geçen ayakların, seni yaralayıp, tırnaklayıp telvis eden haydut ellerin, senin kemiklerini kemiren hainlerin seyyiatını bu mert, bu bigünah nesilden s
Bir saatçi dükkânı. Tamire getirilen bir guguklu saatin içinden çıkan Ulyanov - küçük ve öfkeli bir adam. Ulyanov'u yutan Mihail - elbette bir kedi. Ulyanov'un, Mihail'in, dükkânın peşine düşenler. Ö