gözlerimi kapadım, seni düşledim. yan koltuğumda oturuyordun. elinde bi kitap vardı. göz göze geldik, “masal okuyorum, iyi geliyor,” dedin. yanıma kitap almayı unutmuşum. sıkıntımı anladın, kitabı ba
“Öğretmensiz kalmaktan korkun da neden, anam babam, neye uğraşıp didiniyoruz zati? Üç gün sonra başa geçtiğimiz vakit, çocuklarımızı, hele kızlarımızı o şartsız herife mi emanet edeceğiz sanıyorsun?
“Tekrar sıkıntıyla yağlığını alnında gezdirdi, öfkeli öfkeli yere tükürdü. Ah Satıoğlu... Bu çektikleri hep onun yüzündendi. Karun gibi zengin adam, Dal Murat gibi donsuzdan üç buçuk kuruşunu alamadı