Hissedilen ne lodos sıcağıydı ne de kavurucu bir sıcak; yalnızca sıcaktı. Sanki esintiye, kenar mahallelerin sararmış duvarlarına, çimenlere, el arabalarına, kapılarında yolcuların üzüm taneleri gibi
“Nergis o sabah uyandığında yanında yatan adam, zaten yıllarca yatağın aynı tarafında yatmıştı. Fakat yıllardır da ayrı yatıyorlardı. An itibarıyla sırtı ona dönüktü. Nergis’in boş bakan gözleri koca