Burada her şey, herkes birbirine gülümsüyor.Hiçbir ihtiyar, hiçbir çirkin, hiçbir düşünceli insan resmi yok. Adeta bu fotoğrafhaneye sevinçsiz hiçbir insan ayak atmamış. Yahut fotoğrafçı, bir...
Son yirmi beş yıllık şiirimizde ölümü, içinde küçükten beslediği için hiç dehşete düşmeden, irkilmeden, tam bir iman ve teslimiyetle, özleyerek beklemiş tek şairimizdir o. Tanrı’ya bu şekilde bağlılı
Ziya Osman Saba şiirinde, gönlümde yer etmiş dizelerden biri: “Konuşanlar, bir hüzünle sesinde...”
Bu kitap da, kısacık yaşamında hüzünlü insanlara hep iyilikler dilemiş Ziya Osman Saba’nın yazılar
“Ama çocukluk aşklarının yeşil cenneti; onları yakınmalarla ve gözyaşlarıyla yeniden canlandırabilir miyiz? Ve sonra? Hiç. Girişim orada bitti, tek girişim, inanmış olduğun ve hâlâ inandığın, yitiril
“Hangisi yeğ tutulmalı? Yaşamak mı, yoksa yaşamı kayda almak mı? Olup bitmekte olanın içine dalmak mı, yoksa onu betimlemek için bir köşeye çekilmek mi? Olayların peşinden koşmak çok daha çekici; ama
“Gece iyice bastırdığında aşağıya iniyorum; kafamın içinde yakınan bir sürü tilki (yalnızsın, yalnız). Adımlarımı sağırlaştıran toprağın üzerinde ağır ağır yürüyorum. Karanlık. Bütünüyle bahçe ve vil