Yanlış yerde ve yanlış zamanda ortaya çıkan bilgelikten daha delice bir şey olmadığı gibi, orantısız ve dolayısıyla yanlış zekâdan daha ahmakça bir şey de yoktur.
Hümanistlerin prensi Erasmus, barışçıl perspektifler uluslararası hukukun görüş alanına girmeden önce modern savaş eleştirisinin temellerini attı. Kuzey Avrupa Rönesans’ının bu büyük ustası, savaşı y
“Her şeye büyük bir merak besliyordu. Gökyüzünü, açık denizi, karşı adayı, rüzgârın uyuduğu yeri ve daha çok şeyi... bilmek değil hissetmek istiyordu. Varlıktan çok yokluktu merak ettiği, hiçlik; tıp
Bu gizemli altın kuş ne gündoğumunda ötüyor ne kanat çırpıyordu, kendinin bir kuş olduğunu unuttuğuna kuşku yoktu. Ancak onun uçmuyor olduğunu düşünmek de yanlıştı aslında. Diğer kuşlar gökyüzünde uç
Hem kurgusal hem de tarihî kişiler üstüne yorumlarıyla tanıdığımız Stefan Zweig’ı derin karakter incelemelerine yönelten, psikolojiye ve Freud öğretisine duyduğu ilgidir. İnsanlığın Yıldızının Parlad
Stefan Zweig, Nazi Almanyas’ında kitaplarının yakılmasının ardından, hümanist düşünür Erasmus’la başladığı içsel yolculuğuna yine bir hümanistle, Montaigne’le noktayı koyar. Montaigne, yazarın 1942’
“Her koşul altında iç özgürlüğünü koruma uğrunda çaba harcamak, kimsenin efendisi olmaya kalkışmamak, fakat kimseye de boyun eğmemek; (...) hiçbir sav ya da düşünceye baştan düşmanca yaklaşmamak, ama