1800’lü yılların sonu. İngiltere salgınların ve yoksulluğun pençesinde. Türlü çeşit hastalıkla mücadele eden üç İngiliz beyefendisi (ve bir de köpek), bir değişikliğin kendilerine iyi geleceğini...
Sürüsüne bereket hastalıktan mustarip (hisseden) üç İngiliz beyefendisi (ve bir de köpek), hava değişiminin kendilerine iyi geleceğini düşünüp günlük hayatın koşuşturmacasından biraz uzaklaşmak istey
Ruh bir kere bu huzursuzluğu tadınca sakinleşmesi mümkün değil. Sonuç ne olursa olsun, kimsenin umurunda olmayan bir operanın tamamlanması gerek. Bu gücüm var, buna inanıyorum. Yeterince düşündüm, ye
Romanın kahramanı, yakın zamanda eşinden boşanmış bir çevirmen. Hayatta uğradığı hayal kırıklıklarıyla baş etmeye çalışırken bir yandan oğlu Güneş’le ilgilenir. Orta yaşı bulduğu için, gelecekten ümi
İstanbul’dan Ankara’ya giden bir trenin yemek vagonundayız. Bir tiyatro ekibi, Çehov’un Martı’sını sahnelemek üzere yola çıkmış. Kumpanya yemek vagonuna geçtiği zaman ekipten biri, köşeye oturuyor ve