“Hırkayı sırtımdan çıkardım. Biçarenin haline baktım. Gözlerimden yeniden yaş boşandı. Ne hazin manzara! Ne büyük üzüntü! Hırka koltuğumun altında olduğu halde eve ulaştığım zaman ağlamanın devamı o
Çocuk eve yalnız girdi. Kimse de sormuyor, “Annesi babası nerede?” diye. Çünkü çocuk, zamanında öğrendiği bir numara sayesinde, herkesi ailesiyle yaşadığına inandırdı. Ancak, “Bay Bukalemun” adını...
Bu zamanın ruhunun, içinden geçtiğimiz günlerin romanı.
Hayatın altüst olması diye bir şey varsa bunu bizden başkası bilemez. Ne olacak kaygısıyla yaşayan, endişeli, hayat standartları şaşmış, işind